Kömür ve İklim Değişikliği 2015 Raporu: Kömürü Finanse Etmek!
Türkiye’nin kömür yatırımlarını ve bu yatırımların iklim değişikliği ve sera gazları emisyonları açısından ne anlama geldiğini ortaya koymayı amaçlayan rapor çarpıcı sonuçlar içeriyor.
– rapora ulaşmak için tıklayınız–
Kömürlü termik santraller, sera gazı emisyonlarımızı arttırıyor.
Rapor’a göre, Türkiye’deki fosil merkezli enerji politikaları yüzünden;
- Türkiye’nin sera gazı emisyonları 1990-2012 arasında %133,4 artarken, termik santrallerde yakılan kömürden kaynaklı sera gazı emisyonu ise %219 arttı.
- 2012’de Türkiye’nin atmosfere saldığı her 5 karbondioksit gazından 1’i termik santrallerde yakılan kömürden kaynaklandı.
- Türkiye’nin portföyünde bulunan santralleri gerçekleştirmesi durumunda, elektrik ve ısı sektöründe 1990’da 21,5 milyon ton, 2012’de 68,7 milyon ton olan kömür kaynaklı karbondioksit emisyonu 200 milyon ton’a ulaştırması beklenmekte..
İmtiyazlar kömür ve emisyon ithalatı demek.
Kömürü Finanse Etmek adlı Rapor, aynı zamanda kömür üretim ve tüketim verilerini de karşılaştırıyor. Sonuçlar, Türkiye’nin 1990 yılına göre 2 kat kömür üretir, 5-6 kat kömür ithal eder hale geldiğini gösteriyor. Kömür yatırımları ve kömüre verilen destekler yüzünden daha fazla kömür ithal ediyoruz ve enerjide dışa bağımlılığımız artıyor.
Türkiye iklim değişikliği ile mücadeleleri değil, fosil yakıtları teşvik ediyor.
Türkiye’deki elektrik üretiminde doğalgaza rağmen kömürün payının giderek güçlendiğini ortaya koyan rapor, Türkiye bir yandan mevcut iklim fonlarından yararlanmaya çalışırken, diğer bir yandan ise mevcut kömür rezervlerini piyasaya açıyor ve beraberinde ithal kömür kullanımını güçlendirdiğini gösteriyor. Veriler iklim değişikliği yada dışa bağımlılık tartışmasından yerine Türkiye’nin yüksek karbon ekonomisi aritmetiğini uyguladığını ortaya koyuyor.
Rapora buradan ulaşabilirsiniz.